▬▬▬▬▬▬▬▬
Dying Light hem tema olarak hem de mekanik olarak aşırı hoş bir oyun. Olabildiğince gerçekçi şekilde oluşturulmuş zombi teması benim aşırı hoşuma gidiyor. Atmosfer, çevre tasarımları, bulunduğumuz dünya tam bir yakın zombi kıyametinden çıkmış gibi hissettiriyor. Oyun çevre ve atmosfer açısından gerçekçi bir dünya oluşturmayı başarabilmiş. Çevre ve atmosferin yanında oyun görsel olarak hala taş gibi gözüküyor. Grafikler, ışıklandırmalar, efektler hala iyi gözüküyor. Zaman zaman çevre detayları pastelleşsede bu çok sorun edilecek bir şey değil. Oynanış konusunda Dying Light gördüğüm en akıcı zombi oyunu olabilir. Parkur mekaniği sayesinde aktif bir hareket kabiliyetimiz bulunmakta. Parkur mekaniği çok iyi çalışıyor. Oyunun neredeyse hiçbir kısmında parkur mekaniğini kısıtlayacak öğe bulunmuyor. Aksine gördüğünüz her şeye tırmanıp atlayabiliyorsunuz. Ayrıca karakter gelişimi açısında da parkur mekaniği çok iyi oluşturulmuş. Edindiğimiz özelliklerin yanı sıra artan seviyemizle gelişen parkur mekaniği karakterimizin gelişim hissini fazlasıyla ortaya çıkarmış. Aksiyon sekanssı da çok iyi hissettiriyor. Özellikle yakın dövüş silahları ile girdiğimiz aksiyon beni aşırı tatmin etti. Kullandığımız kesici silahın keskinliğini, sert silahın ise gücünü inanılmaz hissediyorsunuz. Düşman geri bildirimi muazzam çalışıyor. Silahlı aksiyon da hissiyat olarak fazlasıyla iyi hissettiriyor fakat kontrol konusunda silahın kontrolü biraz zor. Yapay zeka konusunda da iyi gördüğüm nadir oyunlardan biri. Zombiler çeşitlerine göre, insanlarsa sürekli olarak yaptığınız saldırılara karşı bir savunma oluşturabiliyor. Ayrıca oyun boyunca saçma sapan hareketlerde yapmıyorlar. Hikayesel açıdan da çok fena bir oyun olmadığını söyleyebilirim. Hikayede tonla klişe an bulunsa da bunu aşırı derecede sorun etmiyorsunuz. Aslında oyunun teması tam anlamıyla bu senaryoyu destekliyor bile diyebilirim. Ayrıca ana karakterin akılda kalıcı bir karakter olması ve oyuncuyla bağ kurabilen bir karakter olması da hikayeyi güçlendiriyor.