Oynadığım süre zarfında çevrimdışı oynamak zorunda kalmıştım (kaldığım yurtta internet yoktu). Special sürümü gelmişken eski sürüm hakkında bir inceleme yazayım dedim. Yenisini oynayınca onun hakkında da yapacağım.

Oyunun hikayesi muhteşem. Zaten rpg severlerin önceliği her zaman hikayedir. Hikaye kötüyse oyun da kötüdür.
Evren bir kere inanılmaz büyük. Bu da oyunu zevkli yapan yönlerinden biri. Esir düşmüş olarak başladığımız hiayede daha ne olduğunu anlayamadan bir ejderha saldırısıyla baş başa kalıyoruz. Saldırıdan kurtulayım derken oyunun ilk seçimini yapmak zorunda bırakılıyoruz. Yolda bizimle birlikte esir düşen Ralof (stormcloak) ile ya da esaretimiz boyunca bize oldukça iyi davranan Hadvar'ı (Imperial) seçebilir ve ona yoldaş olabilirsiniz. Ejderhadan kurtulduktan sonra yöredeki yetkili bir beye durumu haber vermeye gidiyoruz. Fakat Skyrim oldukça karışıktır. Stormcloak asileri ve Imperiallar arasında bir savaş vardır. Stormcloakların lideri olan Ulfric Stormcloak High King Torygg'i öldürerek bu savaşı başlatmıştır. Bütün bunların üstüne yıllar önce ortadan kaybolan ejderhaların geri dönmesi elbette ki olayların başka bir noktaya kaymasına sebep olacaktır.
Oyun ilk anından itibaren sizi içine çekiyor. Senaryosunda ilerledikçe, evreni daha çok tanıdıkça siz de bir Skyrimli oluyorsunuz artık. Bir yandan iç siyasette gelişmeleri takip ediyorsunuz, bir yandan ejderhalara karşı koyucak, insanları kurtaracak kişi olmanın ağırlığı altından eziliyorsunuz. Yolculuklarda yollardaki haydutları ve vahşi hayvanları temizliyorsunuz. Bazen kafanız atıyor, bir handa oturup şarap içerken Ulfric'e bir küfür de siz savuruyorsunuz.
Oyuna dair eksi verebileceğim hiçbir şey yok. Grafikleri şuan biraz kötü gelse de çıktığı dönem için oldukça iyi grafiklere sahipti. Ayrıca modlanmaya izin veriyor olmasından dolayı atölye kısmı oldukça zengin bir oyun. Oldukça güzel modlara sahip. Oyundan sıkıldığınızda modları deneyerek veya oyun içindeki yan görevleri yaparak bile saatlerce vakit geçirebilirsiniz.

Oynadığım süre zarfında çevrimdışı oynamak zorunda kalmıştım (kaldığım yurtta internet yoktu). Special sürümü gelmişken eski sürüm hakkında bir inceleme yazayım dedim. Yenisini oynayınca onun hakkında da yapacağım. Oyunun hikayesi muhteşem. Zaten rpg severlerin önceliği her zaman hikayedir. Hikaye kötüyse oyun da kötüdür. Evren bir kere inanılmaz büyük. Bu da oyunu zevkli yapan yönlerinden biri. Esir düşmüş olarak başladığımız hiayede daha ne olduğunu anlayamadan bir ejderha saldırısıyla baş başa kalıyoruz. Saldırıdan kurtulayım derken oyunun ilk seçimini yapmak zorunda bırakılıyoruz. Yolda bizimle birlikte esir düşen Ralof (stormcloak) ile ya da esaretimiz boyunca bize oldukça iyi davranan Hadvar'ı (Imperial) seçebilir ve ona yoldaş olabilirsiniz. Ejderhadan kurtulduktan sonra yöredeki yetkili bir beye durumu haber vermeye gidiyoruz. Fakat Skyrim oldukça karışıktır. Stormcloak asileri ve Imperiallar arasında bir savaş vardır. Stormcloakların lideri olan Ulfric Stormcloak High King Torygg'i öldürerek bu savaşı başlatmıştır. Bütün bunların üstüne yıllar önce ortadan kaybolan ejderhaların geri dönmesi elbette ki olayların başka bir noktaya kaymasına sebep olacaktır. Oyun ilk anından itibaren sizi içine çekiyor. Senaryosunda ilerledikçe, evreni daha çok tanıdıkça siz de bir Skyrimli oluyorsunuz artık. Bir yandan iç siyasette gelişmeleri takip ediyorsunuz, bir yandan ejderhalara karşı koyucak, insanları kurtaracak kişi olmanın ağırlığı altından eziliyorsunuz. Yolculuklarda yollardaki haydutları ve vahşi hayvanları temizliyorsunuz. Bazen kafanız atıyor, bir handa oturup şarap içerken Ulfric'e bir küfür de siz savuruyorsunuz. Oyuna dair eksi verebileceğim hiçbir şey yok. Grafikleri şuan biraz kötü gelse de çıktığı dönem için oldukça iyi grafiklere sahipti. Ayrıca modlanmaya izin veriyor olmasından dolayı atölye kısmı oldukça zengin bir oyun. Oldukça güzel modlara sahip. Oyundan sıkıldığınızda modları deneyerek veya oyun içindeki yan görevleri yaparak bile saatlerce vakit geçirebilirsiniz.